Tuesday, November 23, 2010

Ifrat - Tefrit!


Fenerbahce sezon basindan beri devam ettirdigi gidisatini istikrarli bir bicimde devam ettiriyor. Nedir Fenerbahce'nin istikrarla surdurdugu cizgi: Kolay takimlari cerez yeme rahatligiyla gole bog (bu arada teselli armagani niyetine birkac gol yemeyi de ihmal etme), zor takimlara karsi ise en iyi ihtimal beraberlik al! Fenerbahce'nin ilk 13 haftadaki performansina bir goz atalim.

Oynanan mac                 : 13, Galibiyet :7   Beraberlik:3 Maglubiyet:3
Ilk 10 ile oynanan maclar: 7,   Galibiyet :1   Beraberlik:3 Maglubiyet:3
Son 8 ile oynanan maclar: 6,   Galibiyet :6   Beraberlik:0 Maglubiyet:0

Yani Fenerbahce ilk 10 siradaki 9 takimdan (biri kendisi oluyor) 7 si ile oynamis ve sadece 1 galibiyet alabilmis (Antalya'ya karsi), son 8'deki 6 takimla oynamis ve bu maclarin hepsini kazanmis. Simdi bu tabloya iki acidan bakabiliriz. Yillardir ufak takimlara puan kaybetmeyi aliskanlik haline getiren Fenerbahce'nin bu sene bu hastaliktan kurtuldugunu gormek guzel. Ama, yine yillardir derbilerin kesin lideri olan Fenerbahce'nin bu sene hic bir derbi kazanamamis olmasi da dusundurucu. Peki neden bu boyle?

1. Fenerbahce uzun zamandir ilk defa ofansif yonden bu kadar kuvvetli. Niang, Dia ve Stoch gibi 3 kaliteli adam ofansa buyuk katki yapti. Bu 3'luye Alex de eklenince, zayif takimlarin birsey yapma sansi kalmiyor ve bol gollu maclar izliyoruz.

2. Bu kadar ofansif gucu yuksek bir takimin defansinin zayif olacagini tahmin etmek icin kahin olmaya gerek yok. Gecmis yillara gore daha yumusak olan takim, direncli ve zorlu ekipler karsisinda bocaliyor.

3. Transferlerin gec yapilmasi ve takimin gec hazir hale gelmesine neden oldu. Buyuk maclarinda cogunun devrenin ilk yarisinda olmasi da Fenerbahce icin dezavantaj oldu.

4. Gecmis yillarda derbilerden once genelde kotu durumda olan Fenerbahcemaclara yuksek bir konsantrasyon ile cikiyordu. Bu seneki derbilerde bu hirs ve motivasyon gorulmedi.

Fenerbahce zayif rakipler ile oynadigi 6 macta 26 gol atmis (mac basina 4.33 gol), zor rakiplere karsi ise 7 macta 9 gol atmis (mac basina 0.77). Iki grup arasinda bu kadar ucurum olmasi saglikli degil. Yani bir nevi ifrat tefrit meselesi.

Sonuc olarak o veya bu sekilde zirve yarisinda geride de olsa var Fenerbahce. Ama ilk yarinin son 4 maci, Fenerbahce'nin sampiyonluk sansi acisindan cok kritik. Bu 4 haftaan en az 10 puanla ayrilirsa iddiasini 2. devreye tasir. Ben bu konuda umutluyum. Takim gun gectikce oturuyor, devre arasinda 1-2 transfer yapilir, defansa da bir ceki duzen verilirse, ikinci devre takim buyuklere karsi da kok sokturebilir. Ligin zirvesindeki 3 takim (Trabzon, Kayseri ve Bursa) ikinci devre Kadikoy'e gelecekler. Bu da Fener icin bir avantaj.

Buca maci ile alakali cok soylenecek birsey yok. Ilk dakika gelen gol, Alex'in muthis istahi, Buca'nin caresizligi derken mac farka gitti. Fark acildiktan sonra dusulen rehavet ve yenilen 2 gol cok onemli degil bence, ama bu defansin sorunsuz oldugu anlamina gelmemeli. Umarim bu istah IBB macinda da devam eder, cunku o macta bu istaha cok daha fazla ihtiyac olacak.

Son olarak genc Gokay'in oynamasini cok olumlu buluyorum. Bu sene Okan ve Gokay kazanilmali, ki bu Fenerbahce icin milyon dolarlar demek. Yillardir on liberolara harcanan paralar ve gelinen nokta ortadayken, bu mevkiye altyapidan gelen bir gence teslim etmek (tabiki 1-2 yilicerisinde) buyuk kazanc olacaktir. Alex de hakettigi bir sekilde 3000. golu atip Fenerbahce tarihine gecmis oldu.

Saturday, November 6, 2010

Alex - Semih - Gokhan ve GOOL!


Iki haftalik beraberlik serisinin ardindan bugun galibiyetle ayrilmasi cok onemliydi Fenerbahce'nin. Her ne kadar rakip bu sezon cok iyi durumda olmasa da, kolay bir mac degildi. Niangin'in yoklugu, Emre'nin ilk yari sakatlanip cikmasi, Lugano'nun  da kirmizi kart gorup ikinci yari olmamasi, takimin belkemigi 3 futbolcudan yoksun birakti takimi. Buna ragmen takimin mucadelesini ve oyununu cok begendim bugun. 

3. Dakika kazanilan penalti ve gelen gol, macin zevkli gececeginin habercisiydi. Nitekim bu golden sonra Eskisehir'in saldirmasi ve golu bulmasi maci heyecanlandirdi. Fenerbahce'nin bu mac en one cikan 3 isimi hic kuskusuz basliktaki isimlerdi. Iki golun yapimi tamamen ayni 3'lunun varyasyonlari ile geldi. Alex saga Gokhan'a verdi, Gokhan da Semih'e cok guzel pas cikardi ve Semih de son vurusu yapti. Gokhan yaptigi bu 2 asistin yanina bir de gol atarak, maci buyuk bir basariyla tamamladi. Bir sag bek oyuncusundan bir macta boyle bir performans gormek cok nadir rastlanan bir durum. Zon zamanlarda kendisine yapilan elestirilere de en guzel cevabi verdi. Kim ne derse desin, Gokhan Gonul bu takimin 3-4 belkemiginden biridir; dinamizmi, mucadelesi, defansa ve ofansa muthis katkisi ile.

Alex de gecen haftaki guzel performansini bu macta da surdurdu ve onceki yillarin aksine daha fedakar bir oyun tarzi sergiledi. Semih de bu takimin cok onemli bir oyuncusu oldugunu tekrar gosterdi. Bir yedek forvet oyuncusu daha ne kadar gol atabilir ki; elestirenlere duyurulur. Semih oynadigi dakika basina dusen gol miktari acisindan bakildigindan son 5-6 yilin en verimli oyuncusudur bence. Bu macta begendigim diger unsurlar ise; Caner'in muthis fedakar oyunu, Mehmet'in inanilmaz enerjisi ve sutlari (ah bir de gol olsa!), Yobo'nun saglam oyunu.

Gelelim olumsuz taraflara. Su Christian'dan ne zaman kurtulabilecegiz bilmiyorum. Bir oyuncu bu kadar mi pisirik olur. Bir ara ozellikle takip ettim. Paslarinin %80 geriye dogru, geriye kalanlar da yana dogru. Insan hic mi ileri pas atip takimi ileriye tasimaz. Takimin buyuk cogunlugu, onde olduklari zaman bile, ileriyi dusunuyor, ama top Christian'a geldiginde to tekrar geri geliyor. Sonra da istatistiklere bakildiginda pas yuzdesi yuksek cikiyor. Fenerbahce devre arasinda bu oyuncudan mutlaka kurtulmali ve yerine iyi bir onlibero almali. Kizdigim diger bir oyuncu da Lugano. Belki cogunuz Bilica'ya kiziyordur ama bence esas suclu Lugano. Tamam Bilca'nin 2. golde buyuk bir hatasi var ama adamin kapasitesi bu. Bosuna "saatli bomba" demiyorlar. Ama Lugano'nun gereksiz bicimde Sezer ile didiserek takimini 10 kisi birakmasi affedilecek birsey degil, ki daha gecen hafta cezasindan dolayi oynayamamisti.

Dia ve Niang gibi iki oyuncusunun yoklugunda ve Emre'nin de sakatlanarak cikmasina ragmen  oynanan futbol gelecek acisindan umut verici. En cok hosuma giden ozellik de skor ne olursa olsun Fenerbahce'nin golu dusunmesi. Rakip kaleye cekilen 20 sut bunun cok guzel bir kaniti. Onde oldugu anlarda bile bir suru pozisyona girdu takim ve goze hos gelen bir mac seyrettirdi. Bunun yaninda verilen pozisyonlar, yenen iki gol, Stoch'un yeterli katkiyi saglayamamasi, Christian'in el freni olmasi, Lugano'nun vurdumduyma hareketleri dikkat edilmesi gereken konular.